LAÜ Akademisyeni Bardak, “Popüler Diyetlerin Sağlığımıza Etkileri” konusunda uyarılarda bulundu
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nazal Bardak, popüler diyetlerin sağlığımıza etkileri konusunda uyarılarda bulundu.
Bardak: Mucize vadeden beslenme programları ne kadar sağlıklı?
“Bedenimizden memnun olmadıkça ya da memnuniyet derecemiz azaldıkça en kolay yoldan sonuca gidecek çözüm arayışı da artmaktadır” diyen Bardak, internetten, medyadan ve çevreden öğrenilen, mucize vadeden bu beslenme programları ne kadar sağlıklı, Kısa vadede etkili sonuçlar alınsa da uzun dönemde ciddi sağlık sorunları yaşamamıza neden olur mu sorularına dikkat çekti.
Bardak, şişmanlığı, fazla miktarda yağ birikmesi sonucu ortaya çıkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunu olarak tanımladı. Günümüzde ise bu sağlık sorunu ile mücadelede çeşitli diyetlerin kulaktan kulağa dolaştığını ve tavsiye edildiğini söyleyen Bardak, bu diyetlerin bazılarının çok kısıtlı kalorili, bazılarının proteinden zengin ya da ekmek ve tahıl grubundan fakir, bazılarının ise çok kısıtlı yağ içerdiğini veya tek besinlerden oluştuğunu dile getirdi.
Bardak: Medyada sıklıkla karşılaşabileceğimiz birbirinden farklı diyetler bulunmaktadır
Bardak, düşük karbonhidratlı diyetlerin, Ketojenik, Atkins, Stillman, Hollywood gibi diyetlerden oluştuğunu ve bu diyetlerde karbonhidrat miktarının aşırı kısıtlandığını, protein ve yağ miktarının yüksek olduğunu söyledi. Bardak, “Karbonhidratları azaltmak zayıflamada etkin olur ancak yüksek oranda hayvansal yağ almak kalp ve damar hastalıkları yönünden oldukça riskli sonuçlar doğurmaktadır. Bir bireyin günde 100-150 gram karbonhidrat ihtiyacı vardır. Günlük tüketimi 80-100 gramın altına düştüğünde vücutta protein yıkımı başlar ve kanda bazı asitler (keton gibi) artar” dedi.
Çok düşük kalorili diyetlerin 1000 kcal’den daha düşük kalorili ve sıvı ağırlıklı beslenilen diyetler olduğunu söyleyen Bardak, kişilere düşük kalori vererek, proteinin metabolizmayı hızlandırıcı etkisinden faydalanarak çok hızlı bir şekilde kilo verdirmesini amaçlandığını vurguladı. Bardak, vücut ağırlığının hızlı kaybı nedeniyle, yağsız vücut kitlesinin daha çok kaybedilmesine, bazal metabolizma hızının %20 azalmasına ve kaybedilen ağırlığın korunamamasına neden olduğunu söyleyerek, ciddi sağlık sorunları ile karşılaşılabildiğini, ancak bu diyetlerin uygulanmasının, ölümle dahi sonuçlanabilen çok ciddi sağlık sorunlarını ortaya çıkardığını dile getirdi.
Bardak, tek besin diyetleri sağlığı riske atıyor
Bardak, tek besin diyetlerin bilimsellikten uzak ve bireyleri sadece tek bir çeşit veya tip beslenmeye (lahana diyeti, karpuz diyeti, greyfurt diyeti, pirinç diyeti vb.) yönelterek sağlığı da riske atan diyetler olduğunu ifade etti. Bardak “Vücut metabolizması, tek tip besin ile beslenildiğinde ani bir hız artışı göstermektedir ve bu da beraberinde kısa sürede hızlı bir kilo kaybını beraberinde getirir. Ancak, verilen bu kilolar hiçbir zaman kalıcı olamamaktadır. Çünkü bu tarz diyetler ile kilo verme yağ kaybı ile değil, sıvı ve kas kaybı ile gerçekleşmektedir” dedi.
Yüksek protein içeren diyetler hızlı kilo kaybına neden olarak sağlık problemlerine yol açıyor
Bardak, yüksek protein içeren diyetlerin ise sadece ağırlıklı olarak protein kaynaklarının tüketildiği diyetler olduğunu söyleyerek, bu diyetlerin hızlı kilo kaybına neden olduğunu ve sağlık problemlerine yol açtığını belirtti. Bardak, Karatay Diyeti’nin ve Dukan Diyeti’nin de bu gruba girdiğini, Dukan diyetinde protein ve etin sınırsız içerikte, yulaf dışında karbonhidratlar ve şekerli gıdaların yasak olduğunu ifade etti. Hayvansal yağ önerilmiyor, bitkisel yağlara izin var. Günde bir ara öğüne ve bir porsiyon meyveye izin veriliyor. Düşük karbonhidrat tüketimine dayanan ve atak, seyir, güçlendirme, koruma olmak üzere 4 evreden oluşan bir diyettir. Karatay diyeti yüksek protein alımına dayalı bir diyet. Et ve et ürünleri, hayvansal yağlar sınırsız ve fazla alınması öneriliyor; karbonhidrat alımı yasak. Dukan’dan farkı olarak, Ara öğün tüketimi yok, meyve gibi doğal fruktoz kaynaklı ürünler de kesinlikle yasak.
Bardak, bu diyetlerde sıklıkla enerji ve karbonhidrat makrobesin öğesi miktarının çok düşük olduğundan dolayı vücudun temel ihtiyacı için kendi deposundaki karbonhidratı kullandığını söyleyerek, “Vücutta depo edilen karbonhidratın her bir gramı vücutta 2-4 gram su bağladığından ötürü depo kullanılmakta ve su açığa çıkmaktadır. Suyun atılmasına bağlı olarak da vücut ağırlığı azalıyor. Su atımından ötürü vücut ağırlığı kaybı kalıcı olmamaktadır” dedi.