Kitap okumak uzun vadede vücuda ve zihne fayda sağlar
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aydın Meriç, Kitapla Terapi (Bibliyoterapi): Kitapların İyileştirici Gücü üzerine bilgilendirmelerde bulundu.
“Okumak, insanların zihinlerini geliştirmelerinin en iyi yollarından biridir. Tarih boyunca kitaplar bizi bilgilendirdi, eğlendirdi ve korudu. Bazı durumlarda bize umut, sığınak ve rahatlık da verdiler. Bibliyoterapi (Kitapla Terapi); kişilere problemleri çözmede ya da kendilerini daha iyi tanıyıp anlamalarında edebi eserlerden yararlanmalarını sağlayan bir sürecin ya da etkinliğin düzenlenmesi olarak tanımlanabilir” diyen Meriç, kitapla terapinin hem fiziksel hem de zihinsel olarak faydalı olması amacıyla kitapların gücünden yararlanmanın önemli olduğunu dile getirdi.
Meriç kitapla terapinin kendini tanıma, kendini keşfetme ve kendini kabul etme, daha olumlu bir benlik algısı geliştirme, kendi sorunlarına benzer sorunları başkalarının da yaşadığını görerek yalnız olmadığını duyumsama, kendine ve başkalarına ilişkin farkındalık sağlama, sorunlarına dair içgörü kazanma, bir sorunun farklı çözüm yolları olduğunu görme, sorunları tartışma ve çözüm bulma, çevresini, toplumu ve dünyayı tanıma, yeni değerler ve tutumlar geliştirme, yaşamda anlamlar bulma, rol modelleri seçme, stresle başa çıkma, duyguların ifadesi ve arınma, başkaları ile empati kurma ve olaylara “ötekinin” gözünden bakma, kalıp yargıların yumuşatılması, farklı ve yeni durumlara uyum sağlama, uyum güçlüklerini aşma amaçlarına yönelik olarak kullanılabileceğini belirtti.
“Kitapla terapi sürecinin başarıyla işlemesinde bir diğer ön koşul ise uygun kitap seçimidir ve ulaşılmak istenen hedefe göre kitap seçilmelidir” diyen Meriç, kitap seçiminde göz önünde bulundurulması gerekli bazı ölçütleri şöyle sıraladı;
- Seçilen kitap kişinin/grubun gelişim düzeyine
- Okuma düzeyine
- İlgi düzeyine uygun olmalıdır
- Kitabın niteliği ve edebi değeri dikkate alınmalıdır
- Kitap, amaca uygun olmalıdır.
Kitapla terapi sürecinin, gerçekte “kişiyi doğru kitapla doğru zamanda buluşturmak”la başladığını ve bir başka değişle kişinin, seçilen kitabı okumaya başladığında terapi sürecinin başladığını belirten Meriç, “Okumanın duygusal sağlığımızı geliştirmemize yardımcı olduğunda şüphe yoktur. Farkında olsak da olmasak da okumanın birçok faydası vardır. Olumlu etkileri duygusal sorunları, hafif veya orta derecede zihinsel bozuklukları ve hatta fiziksel sorunları olan kişilerde gösterilmiştir” dedi.
“O çok okuyan biridir.” Genellikle bu cümleyi entelektüel insanlara atıfta bulunmak için kullanırız. Okumak bazen bize bu zekayı verir. Ancak okuma, bilgiyi genişletmeye ek olarak, aynı zamanda tedavi edici birçok fayda da sağlar” diyen Meriç, kitapla terapinin eğlenceli, bilgilendirici ve zenginleştirici bir şekilde geri dönüşler sağladığını belirtti.
Meriç sözlerine şöyle devam ederek “Değişmemizi teşvik eder ve şüphelerimiz olan şeylerde cevapları bulabiliriz. Hangimiz bir kitaba kafamızı “gömdüğümüzde” farklı bir dünyaya gitmeyiz ki? Kendimizi hikayelere daldırdığımızda, endişelerimizi ve sorunlarımızı unuturuz ve tamamen anlatılana odaklanırız. Gerçeklerimizden birkaç dakikalığına da olsa uzaklaşarak, korku ve endişelerimizden sıyrılırız. Bu bizim ruh halimizi iyileştirmemize yardımcı olur vee tüm bunlar bilinçsizce gerçekleşir” dedi.
Okumanın stres düzeyini azalttığını ve psikososyal gelişmeyi arttırdığının kanıtlanmış olduğunu söyeleyen Meriç, “Kendinizi başkalarının yerine koyma ve onların duygularını anlama yeteneği kesinlikle toplumsal bir olgudur. Ancak, empati kurmak için etrafınızda başkalarının olmasına gerek yoktur. Bibliyoterapi (Kitapla terapi) sayesinde, kelimeler gerçeğin bir simülasyonu haline gelirler” dedi.
Meriç son olarak “Kitapların iyileştirici gücü önemlidir. Sonuçlar hemen alınmasa da kitap okuma uzun vadede vücudunuza ve zihninize faydalar sağlar” diyerek sözlerini tamamladı.