LAÜ’de “Her Yönüyle Kanser” konuşuldu
Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu tarafından “Her Yönüyle Kanser” konulu panel gerçekleştirildi. LAÜ Rauf Raif Denktaş Konferans Salonu’nda gerçekleşen panele, Prof. Dr. Tahir Ercan Patıroğlu, “Kanser: Nedir? Klinik Bulgular,Tanı ve Tedavi Yöntemleri”, Dr. Fuat Türköz Çiner, “KKTC Kanser İstatistikleri, Tanı ve Tedavi İmkanları” konularında sunum yaptılar.
Organizmanın temel birimi olan hücrelerin belirli bir hızda ve kontrol altında çoğaldığını söyleyen Patıroğlu, “Bir grup hücre düzenli çoğalırken, bir grup hücre sadece ihtiyaç durumunda çoğalır, bir grup hücre ise asla çoğalmaz” dedi. Hücre çoğalmasını kontrol eden sistemde bozulma sonucu, hiç çoğalmayan hücrelerin bile sınırsız çoğalma özelliği kazandığını beliten Patıroğlu, bu değişimin, kanser olarak bilinen hastalığa yol açtığını dile getirdi.
Kanser belirtilerinin çok çeşitli olduğunu, hastalığın bulunduğu organa ve vücuttaki yayılım derecesine göre değişiklikler gösterdiğini söyleyen Patıroğlu, öncelikle bulguların varlığında çok dikkatli olunması ve ilgili hekime başvurulması gerektiğini belirtti. Kanser düşündüren bulguları; vücudun herhangi bir yerinde nedeni bilinmeyen şişkinlikler, sertlikler, iyileşmeyen veya iyileşmesi geciken yaralar, ben ve siğillerde renk ve büyüklük değişmeleri, olağan dışı kanamalar, yutma güçlüğü, ses kısıklığı, geçmeyen öksürük, idrar ve dışkılama alışkanlıklarındaki değişiklikler ve nedeni anlaşılamayan ateş ve zayıflama olarak sıralayan Patıroğlu, bu bulguları detaylı bir şekilde açıkladı.
Eğer şikayet veya tarama testlerinde kanseri düşündürecek bulgular varsa mutlaka araştırılması gerektiğini söyleyen Patıroğlu, “İlk girişim hastanın dinlenmesi, şikayetlerinin değerlendirilmesi, muayenesi ve bazı laboratuvar testlerinin yapılmasıdır” dedi. Patıroğlu, tedavi kararının ise hastalığın türüne ve evresine göre değiştiğini, ayrıca hastanın yaşının ve genel sağlık durumunun da göz önüne alındığını ifade etti. Çoğu zaman amacın, hastalığın tamamen iyileştirilmesi olduğunu söyleyen Patıroğlu, “Bunun mümkün olmadığı durumlarda, hastalığı kontrol etmek, mümkün olduğunca şikayetleri azaltmak amaçlanır. Zaman geçtikçe tedavi planı ihtiyaca göre şekillendirilir” dedi.
Kanserle mücadelede dört ana alanın olduğunu söyleyen Çiner, “Kanserle mücadele, dört alanda birbirini tamamlayan eylem planları ve eylemleri içeren kapsamlı bir kanser kontrol planı ile mümkündür” dedi. Çiner, bu alanların ilkinin rehabilitasyon ve yaşam kalitesinin artırılması alanlarını da içeren tedavi alanı olduğunu ve bu kapsamda tedavisi tamamlanan hastaların hayat kalitelerini artıracak, üretken kalmalarını ve sosyal yaşamdan kopmamalarını sağlayacak faaliyetlerin de tedavinin bir parçası olarak hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Çiner, “Aksi taktirde başarıyla tedavi edilen hastaların yaşam kalitelerindeki düşüklük tedavi başarısını da olumsuz etkileyecektir” dedi.
İkinci alanın hastalığın önlenebilir olanlarının önlenmesini sağlayacak önleme planları alanı (sağlıklı yaşamla ilgili sigarayla mücadele, obeziteyle mücadele sağlıklı beslenme gibi) olduğunu söyleyen Çiner, üçüncü alanın vakaların erken dönemde teşhis edilmesini sağlayacak erken tanı ve tarama faaliyetlerinin etkin bir kapsayıcılıkla sürdürülmesini sağlayacak erken tanı ve taramalar faaliyet alanı olduğunu dile getirdi.
Dördüncü alanın ve aslında ilk yapılması gereken işin uluslararası standartlarda bir kanser kayıtçılığı olduğunu ifade eden Çiner, “Çünkü kayıtçılıktan elde edilen veriler ışığında ülkemizin önceliklerinin neler olduğu, tedavi, erken tanı ve taramalarda nelere ağırlık verilmesi gerektiği gibi konularda çok önemli bilgiler elde edilebilir. Ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması ve mücadelede başarılı olunabilmesi için kanser kayıtçılığı kanserle mücadelenin olmazsa olmazıdır” dedi.